Koşulsuz Adalet Hareketi olarak bu hafta 41. Nöbetimizde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önünde Kuvvetler Ayrılığı üzerinde durduk.

  • Kuvvetler ayrılığı sistemi, yasama, yürütme ve yargı olarak tanımlanan kuvvetlerin değişik yollardan göreve gelen ve aralarında “fren ve denge mekanizması” bulunan farklı organlara verilmesidir.
  • Modern anayasal siyasi sistemlerde kuvvetler ayrılığı ilkesi bireysel hak ve özgürlüklerin sağlanabilmesinin zorunlu bir unsuru olarak kabul edilmektedir.
  • 16.04.2017 tarihli halk oylaması ile kabul edilen ve 6771 sayılı kanunla gerçekleştirilen anayasa değişikliği ile Türkiye’de parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmiştir. 09.07.2018 tarihinde halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanının göreve başlamasıyla yapılan değişiklikler bütünüyle yürürlüğe girmiştir
  • Başkanlık sistemiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan, tam aksine demokratik dünyada eşi benzeri görülmemiş, tuhaf bir parlâmenter hükûmet sisteminden başka bir şey değildir.
  • Değişiklik ile “başkanlık sistemi” veya “Türk tipi başkanlık sistemi” değil, Türkiye’de adeta bir “kuvvetler birliği sistemi” kurulmuştur.
  • TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin aynı gün yapılması, Cumhurbaşkanına veya TBMM’ye kendisinin ve diğerinin seçimlerini yenileme yetkisinin verilmesi ile Amaçlanan şey Cumhurbaşkanı ile TBMM’nin çoğunluğunun aynı siyasî partiden olmasının sağlanmasıdır. Eğer kazara Cumhurbaşkanının partisi, TBMM’de çoğunluk sağlayamazsa, Cumhurbaşkanı, kendi seçimini ve TBMM seçimlerini yenileyerek yasama ve yürütme arasında birliği sağlayacaktır.
  • Mevcut durum yasama ve yürütme organının uyumlu çalışması açısından önemli bir düzenleme olarak görünse de bu uyumluluğun sağlanması kuvvetler ayrılığı ilkesinden taviz verilerek gerçekleştirilmiştir. Oysa milletvekili seçimleri ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin farklı zamanlarda yapılması kuvvetler ayrılığı ilkesini kuvvetlendirecektir.
  • Yine bu değişiklik ile Anayasada Cumhurbaşkanına kanunla düzenlenmemiş konularda asli olarak düzenleme yapma yetkisi verilmiştir.

Koşulsuz Adalet Hareketi olarak belirtmek istiyoruz ki; Kuvvetler ayrılığı ilkesi anayasal devletin vazgeçilmez bir unsuru olarak kabul edilmektedir. Bu ilke gereği devlet fonksiyonları farklı organlara dağıtılarak bu organların birbirlerini denetlemeleri sağlanmalıdır.

Bir cevap yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment